ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
17 mayıs 2020 hakan şükür'ün attığı tweet
-
şu memleketteki bir gün gelecek herşeyi anlatacağım tribine de hastayım. anlat işte neyi bekliyorsun.
kura çekimlerinde yöneticilerin aldığı not
-
gerçekten çok merak ediyorum. abi ne yazıyorlar lan o kağıda? kendi takımının rakibi belli olduğunda o önündeki kağıda hep bir şeyler yazarlar. nedir o allah aşkına?
örneğin bugün galatasaray chelsea ile eşleşti. lütfi arıboğan direkt kalemi eline aldı, önündeki kağıda bir şeyler yazdı. yine "bir schalke değil fakat chelsea de iyi" gülümsemesi yaptı. ne yazdı şimdi oraya "chelsea" mi? yani yazmasa unutacak mı adam? "yahu şuraya bi chelsea yazayım da maçlar teee mart'ta unuturuz falan aklımızda kalsın" mı amaç?
ne kadar gereksiz, formaliteden bir hareket gerçekten. belki çok çok eskiden imkanlar şimdi kadar olmadığı için insanlar yazıyordur fakat şimdi gerçekten çok gereksiz. bu saçma olayın bir an önce bitmesi gerekiyor.
sözlük yazarlarının saat markaları
-
1) anket görünce dayanamadım diyip sadece kendisini övebileceği ankete yazanlar, gösteriş budalaları
2) fakirliğini geyiğe vurmuş tam olarak neyi amaçladığı belli olmayan pis fakirler
3) her başlıktan espri çıkarmaya çalışan geyik canavarları
4) ciddiye alıp saatinin markasını yazan ötesini düşünmeyen insanlar
5) zengin olmayıp zenginmiş gibi yaparak ilgi çekmeye çalışan zavallılar
tiplemelerini barındıran anket.
askerde sivildeki mesleğe göre sorumluluk almak
-
- icinizde bilgisayar muhendisi var mi?
(elemanin biri el kaldirir, baska biri secilir. eleman elini indirir)
-icinizde berber var mi?
(aynı eleman yine el kaldirir.. bu sefer secilir. mutlu mutlu koşar)
bizzat yaşanmıştır. (alaşehir, 2000)
qualia
-
hiç acı hissetmemiş bir varlığa acıyı anlatma durumu. acının nasıl iletildiği, hangi sinirlerden geçtiği, beynin hangi bölümüne gittiği gibi teknik bilgilerin hepsini öğrenebilir ama hiç bir zaman nasıl bir şey olduğunu hissedemez.
aynı şekilde doğuştan kör olan birine dünyayı, renkleri anlatmak gibi.
bu boş hissetme durumuna qualia deniyor işte.
vsauce'dan öğrendim tabii ki: http://www.youtube.com/watch?v=evqsofqju08&
evlenmeyi düşünmüyorum diyen kız
-
kavga gürültüyle büyümüş, evliliğin hiçbir güzel yanıyla tanışamamış kız olabilir.
türk dizilerinden nefret etme nedenleri
-
iki ayrı sahne var diyelim. bir sahne gösteriliyor, mesela esas çocuk esas kıza "seni seviyorum" diyecek. tam "seni" derken diğer sahne giriyor. yeni sahnede yarım saat boyunca olaylar, kazalar, dünyayı kurtarmaca, bol ajitasyon* sergileniyor ardından tak diğer sahne ve esas çocuk cümlesini tamamlayıp "seviyorum" diyor. yani diğer sahne boyunca öteki sahnede dünya durur, zaman durur. iki lafı bir araya getirmek saatler sürer. ekrana bön bön bakılır. zap yapmak bile gereksiz bulunur. tv direkt kapatılır. huzura kavuşulur.
hayır hayır olmaz asker selamı vermek istemiyorum
-
evet bence her akademisyenimiz de her yeni makalesininin altına asker selamlı fotoğrafını koysun. hakimlerimiz dava bitince çakıversin bir selam. hatta ve hatta her işçimiz mesai sonunda asker selamını versin öyle çıksın fabrikadan.
edit: ben mesela her entryden sonra çakıyorum selamı.
otuz beş yaş
-
cahit sıtkı tarancı'nın şiirinden çok yeditepe istanbul'un yusuf'unu getirir akla;
"35 yaşındayım. daha hiçbir şey yaşamadım ki ortasında olayım hayatın. ama kenarındayım, o kesin"
çoğu yaşa musallat olan cümledir esasen. ancak kaç ortalı ki hayatlarımız?
ikinci evi olanlara katlanan vergi önerisi
-
kiracılara hayırlı olsun. vergiyi de öderler artık.
edit: hakikatten çok mal var piyasada. “taban'a yayılacak” dendiğinde kastedilen taban sizsiniz çocuğum, ev sahipleri değil. bu kadar da salak olamazsınız ya.
atm klavyesindeki 000 tuşu
-
iban numarası girerken büyük kolaylık sağlar.
edit: lan olm bunu niye debeye soktunuz amk iyice şaşırdınız kendinizi ha