hesabın var mı? giriş yap

  • mesela antik yunan'a gidiyorsun boyle pisagor, menelaus, hipotenus falan tum geometriciler toplanmis homeros'ta orda jose mourinho gibi elinde kagit ve kalem. ve sen gidip "abiler size bi teknoloji anlatayim super! biz pi'yi 3 aliyoruz daha kolay islem yapiyoruz boylece" desen sonra arsimet orda bagirsa "serefsizim aklima gelmisti" dese ve tum medeniyet pi'yi 3 alsaydi ne eglenceli olurdu gunumuz dunyasi. butun binalar falan egri bugru acayip sekilli salvador dali tablosu gibi bi dunya ne guzel olurdu.

  • "patronuma yeni arabanız çok güzel dedim. eğer kendine hedefler koyar, çok çalışır ve işini iyi yaparsan gelecek sene kendime daha iyisini alabilirim dedi"

  • çocukları bile emellerine alet etmeye çekinmeyen insanların eline düşmüş sabi. ailesinin izni olduğu kesin. nasıl ödeyecekler hakkını çok merak ediyorum.

  • an itibariyle mekke'ye inip, yön tuşlarıyla kabe'nin etrafında yedi tur atmamı sağlamış, sayesinde hacı olduğum program*.

  • keşke lokanta işletseniz. ben 8 aylık bir işletmeyim.

    -lavaşçı 1 ayda 2 kez zam koydu. dur ne oluyor falan derken haftaya 4 lira daha zamlanacak dedi. una zam geliyormuş mecburmuş.

    -10 tl’ye almaya başladığım dürüm kağıdı dün 22,5 tl’yi. adama 10 kilo ver dedim. veremem haftaya 27 tl olacak, en fazla 5 veririm dedi.

    -14 tl’den almaya başladığım tavuk şu an 30 tl.

    -75 kuruştan almaya başladığım ekmek şu an 1.25 tl.

    -kolisini 68 tl’den almaya başladığım kolaya en son 98 tl yazmış (bunu yazan da arkadaşım ha)

    -195 tl’ye almaya başladığım yağ şu an 398 tl.

    -unuttuğum ve yazdıklarıma nazaran daha az zamlandığı için yazmadığım bir sürü kalem ürün var daha.

    ben salaklığımdan, müşteri kaybetmeyeyim diye yapamıyorum nedense zam. ama böyle de kesinlikle batacağım. sonuçta hayır kurumu değilim ben. bağışçılarım yok. sattığımdan daha yükseğe mal edersem nasıl ayakta kalacağım?

  • net bir şekilde farkındalık ve düzgün beklenti yönetimi.
    bunları yaparsanız, çok büyük yıkımlar harici hep mutlu hissedersiniz.

  • bir örnekle ele alalım konuyu. diyelim ki birisi size nüfuzunu kullanarak sizin ya da çocuklarınızın ya da bir yakınınızın haksız kazanç elde ettiğini söylüyor. yetinmiyor elindeki gücü kullanarak evinize baskın yapıp, hayatın olağan akışına aykırı miktarda parayı evinizdeki 7 kasanın ve ayakkabı kutularının içinde buluyor. bunun üzerine size bu paraları haksız yollardan elde ettin, rüşvet aldın, vs. diyor.

    yapmanız gereken nedir? elbette ki bu paranın kaynağını açıklamak, belgeleriyle ortaya koymaktır. mesela o para ev satışından mı geldi? ev nerededir, ne zaman, kime satılmıştır, bunun karşılığında kaç para alınmıştır, bu para neden bankada değil de evde durmaktadır bunların belgelerini ortaya koyarsın iddia çöker. türkiye’de ev alım satımları takas usulü yapılmıyor, 1.200 milyon gibi bir para elden verilmiyor. genelde bu işler için bankalar kullanılıyor. para hareketleri, evin emsal değeri, tapu, ipotek gibi kayıtlar tutuluyor. eğer sen yasalara uygun bir ev satışı yapmış ve parayı yine yasalara uygun yollar üzerinden temin etmişsen bu iftirayı (!) 2 saat içinde çökertirsin.

    peki durum böyle değilse? o zaman alnımız ak başımız dik! diye sağda solda böğürürsün ki sesinin tellerini seveyim ben.

  • genova-la spezia arasında beş (cinque) rengarenk (monterosso, vernazza, corniglia, manarola, riomaggiore) köy-kasaba'dan (terre) oluşan küçük sahil duraklarıdır.

    köyler arası tren ile ulaşım son derece kolay olduğundan sakın araç kiralama gibi bir hata yapmayın çünkü yolları dar ve dolambaçlı olduğundan tren ile 5 dk gideceğiniz yolu 45 dk'da gidebilirsiniz.

    yaz aylarında gidecekseniz konaklamanızı muhakkak bir ay önceden ayarlayın ki alternatifiniz bol olsun. aksi taktirde yaz aylarında populasyonun artması sebebiyle otel ya da ev bulmakta zorlanabilir en sonunda da ödeyelim kurtulalım durumuna düşerek fahiş ücretler ödeyebilirisiniz. herneyse, cinque terre öncesinde muhakkak rotanıza ilk köy olan monterosso'ya 90 dakika mesafe de bulunan portofinoya (durak ismi; s. margherita) muhakkak gidin ve efsane yatlara karşı iç geçirin, hemen sahil tarafında bulunan kafelerde bir iki şey atıştırın, biranızı yudumlayın sonra biraz da dondurma ile serinledikten sonra tepe de yer alan kale'ye çıkın ve portofino'yu yukarıdan fotoğraflandırın.

    sonra sırası ile cinque terre köylerine doğru ilerleyin. gözünüzün kestiği yerlerde denizinize girin. bolcana yürüyün güzel restaurant'larında keyiflenin, bolcana dondurma tüketin ve rotanızı portovenere'ye çevirin.

  • açıklama var;
    "öncelikle bilinmesini isterim ki bu bizim hayatımız ve atacağımız adımlarla alakalı kimseden izin almaya gerek olduğunu düşünmüyoruz. defalarca dile getirmeme rağmen hala anlamak istemeyenlere bir kez daha hatırlatayım; ahmed hulusi bir şeyh değildir, cemaati yoktur, kimsenin hayatına karışmaz...
    dolayısıyla 'birlikte yanına gitmişler' benzeri, iftiralara şaşırıyoruz. şu anda ben amerika'dayım selin ise istanbul'da.
    aldığımız ortak kararı sizlerle de paylaşmak isteriz... dönünce evleneceğiz."

    abi sen boşanalı 5 gün olmadı mı?
    binlerce kez özür diliyorum 6 gün olmuş..