• yeni nesilin içine cok fena işlemiş ve onlara atilan en buyuk kaziktir.

    öğrenci matematikden hayatı boyunca 45 almamış sayısal seçiyor. konuşuyorsun anlatiyorusun. bak sen bu alanda daha başarılısın buraya yönelmeyi tercih etmelisin vs. hocam başaramayacağımız şey yok diyor. yeter ki isteyelim. bakin bilmem kim şöyle istemis böyle olmuş diyor. ya isteyip de yapamayanlar diyorsun. yeterince istememişler hocam diyor. kişisel gelişim zirvalari sıkıyor. yıllar sonra öğrenciyi görüyorsun ne yaptin diyorsun. hocam valla surda asgari ucretle vasıfsız şu işi yapıyorum diyor.

    gençler hayallerinizle gerçekleri örtüstürmeye bakın. böyle zirvalara inanmayin. kendinizi tanıyın, neler yapabileceğinizi bilin. gerçekçi hedefler koyun önünüze. size hep başarılı olanların hikayesini anlatıyorlar. ya bu yolda başarısız olanları ne yapacaksınız.
  • mide bulandırıcı eylemler, girişimler, ürünler. her adımında rant, sömürü olan sonradan uydurulma bir olgudur.
    kendi kıçını silemeyenlerin, iki lafı bir ataya getiremeyenlerin yaşam koçu olması; içinizdeki enerjiyi çıkarın, asıl güç ruhunuzda diyen ipe sapa gelmez insanlar.
    online r2 yapılır diyen çakallar.
    kanmayın abicim kanmayın böyle zırvalara.
  • göz boyamaktan ileri gitmeyen ürünlerdir. son dönemde kişisel gelişim konulu pek çok kitap yayınlandı, bu işin bir takım sözüm ona guruları türedi, adamlar sanki dünyanın sırrını çözmüşler gibi konferanslar veriyorlar. 2006 senesinde en ünlülerinden bir tanesinin konferansına ık departmanı olarak katılmıştım, o zaman farketmiştim tamamen geyik oldugunu.
  • bunları okuyupta gelişen beri gelsin, zırvalardır.
  • kütüphanemde bulunan yaklaşık 20 adet kişisel gelişim kitabını çöpe attım kurtuldum. okurken harcadığım zamana çok yazık oldu, hayatım değişmedi. ben yine aynı ben.
  • (bkz: #102362570) kisisel gelisim icin cok calismak, daha cok calismak ve bir hedef dogrultusunda hareket etmek gerekir.

    ama bu daha cok yenil, daha iyi yenil tayfasi yuzunden yumurtadan cikip kabugunu begenmeyen tipler saniyorlar ki, kendilerini kesif yolculuguna cikarlarsa herkesten ustun olacaklar. is gorusmelerinde falan cok acayip inciler saciliyor ortaliga. 20 yasindaki aday cikip ben bir birey olarak sizin dayatmalariniz altinda calisamam falan diyor, daha dayatma kelimesinin manasini bilmeden.

    netekim durum genc jenerasyonu utopyalara bogup (utopya bile denemez hatta bu zirvalara) tembellestirme, uyusturma misyonuna donusmus durumda.

    kisisel gelisim arayisi icerisinde olanlariniz varsa somut ilerlemelere odaklansin. calisin ki gelisin.
  • "kendini sev!!!!" öğüdünün abartılıp insanları birer ego canavarına dönüştürmesi.
    değersizlik duygusu olmamak yahut kendi değerini bilmek başka, kendini ve zevklerini/heveslerini hayatının odak noktasına koymak & kendine tapınmak başka şey.
  • kişisel gelişim seanslarının ya da bu içerikteki kitapların yönlendirmelerinin doğru olduğunu kendi üzerimde yaptığım deneylerle çürütmüş bulunuyorum. nasıl mı? öncelikle mevzu bahis kitapların bizlere en çok telkinde bulunduğu şey hayatımızda sürekli başarılıymış gibi ya da iyi şeyler oluyormuş gibi yaşamamız, her ne kadar kötü şeyler oluyor olsa da. ama ben bunu uzun zaman onların dediklerine riayet ettikten sonra başka bir şey deneyerek çürüttüğümü düşünüyorum. başarılarınızı hiç üzerinde durmayarak kimseye anlatmayarak bir rutin haline getirmek, buna normalmiş muamelesi yapmak işte sırrı bu. devam etmekte olduğum ticari hayatımda eskiden yaptığım iyi satışları öncelikle eşime ya da sevdiğim insanlara hemen anlatırdım, sevinerek. sevinilecek bir şeymiş gibi! sürekli bunun kafamda canlandırmalarını yapardım ve de sürekli bu, nadir yaşadığım, sahneyi kafamda canlandırırdım. sonrasında düşündüm ki böyle yaparak belki daha çok yapacağım satışı kendimden uzaklaştırıyorum. yaptığım iyi satışlara normalmiş gibi tepkiler vermeye başladım. kimseye anlatmadım ya da üzerinde durmadım sanki bunları her zaman yapıp yaşıyormuş gibi. yaptığım iyi satışlara verdiğim mutluluk reaksiyonu bunun ulaşılması zor bir şeymiş gibi bir enerji yolladığına karar verdim ve artık benim yeni normalimin, çekim güçlerince, bu şekilde algılanması gerektiğinin gereğini yaparak hayatımı devam ettirmeye... karşılığını almış gibi hissediyorum. yine de tüm bunların kişiden kişiye değişiklik göstereceğini düşünüyorum. insanların mutluluk algısı da bunu etkileyen en önemli şeylerden biri. mesela mutluluk sizin için ulaşılması zor bir olgu olarak inandırıldıysanız, mutluluk için daha çok çaba sarf etmeniz gerekecektir ya da kolay bir şekilde para kazanacağınızı düşünüyorsanız zaten kolay kazanacaksınızdır. herkes aynı olmaz öncelikle kendinizi iyi tanıyın.
hesabın var mı? giriş yap